Probiyotik deposu turşu: Ev yapımı turşunun 8 şaşırtıcı faydası! İşte evde sağlıklı turşu tarifi…

Neredeyse tüm sebzelerin turşusunu yapmak mümkün. Ancak içerdikleri yüksek antioksidanlar nedeniyle lahana ve pancar çeşitlerini öncelikli olarak tüketilebileceğini vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “Burada dikkat edilmesi gereken nokta bireyde; tansiyon, böbrek, mide, kalp ya da diyabet gibi rahatsızlıklar söz konusuysa, yüksek tuz oranı sebebiyle turşu tüketiminde aşırıya kaçmamak. Bu hastaların, turşuyu doktorlarına danışarak beslenme planlarına dahil etmeleri önemli. Herhangi bir sağlık sorunu olmayanlara ise günde ortalama 2 kaşık turşu tüketmesini tavsiye ediyoruz” açıklamasında bulundu.

PRATİK EV TURŞUSU TARİFİ

Hazır versiyonlarındansa ev turşusunun her zaman birinci tercih olması gerektiğinden bahseden Örnek, “Turşu yapımında klorsuz içme suyu kullanmak, doğal veya organik üretilmiş sebzeleri tercih etmek, kaya tuzu kullanmak ve hijyen kurallarına uymak çok kıymetli. Ayrıca peynir altı veya ev yoğurdundaki suyun eklenmesinin de turşunun probiyotik çeşitliliğini artıracağını bilelim” dedi.

Pratik bir lahana turşusu tarifi paylaşan Örnek, “Orta boy bir lahanayı yıkayıp dilimleyin ve üç yemek kaşığı kaya tuzuyla iyice ovalayın. Lahanalarınızı temiz bir cam kavanoza bastırarak doldurun, aralarına dilimlenmiş sarımsaklar ekleyin. Ardından içine bir su bardağı peynir altı ve yoğurt suyu ya da sirke ekleyerek kavanozun kapağıyla turşu suyu arasında iki parmak boşluk bırakın. Kavanozun ağzını sıkıca kapatıp karanlık bir yerde yaklaşık bir ay beklettikten sonra turşunuzu afiyetle tüketebilirsiniz” dedi.

Diyetisyen Örnek, ev yapımı turşunun 8 faydasını sıraladı:

Bağırsaklarda bulunan zararlı bakterilerin çoğalmasını engeller.

Bağırsak ortamının pH seviyesini dengeler.

Kurşun, cıva, arsenik gibi; beslenme, solunum ya da deri temasıyla vücuda giren ve insan sağlığına zararlı ağır metalleri vücuttan uzaklaştırmaya yardımcı olur.

Kanserojen maddeleri etkisiz hale getirme potansiyeline sahiptir.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.

Çeşitli bağırsak hastalıklarına karşı koruyucu etki sağlar.

Lif açısından zengin olduğu için sindirimi kolaylaştırır ve kabızlığı / ishali önlemeye yardımcı olur.

Bağırsak florasını güçlendirerek vücuttaki iltihaplanmayı azaltmaya destek olur.

Related Posts

Sucuk böyle pişmişse sakın yemeyin: Zehirliyor!

Sucuk, doğru pişirilmediğinde sağlığınızı ciddi şekilde tehdit edebilir. Bilinçsiz pişirme yöntemleri, zehirlenmelere yol açabiliyor. Peki, sucuk nasıl pişirilmeli?

Sadece 30 gün şekersiz yaşayın… Vücudunuzda neler değiştiğine inanamayacaksınız

Günlük hayatın görünmez bağımlılığı olan şeker, yalnızca damak tadımızı değil, bedenimizin işleyişini de etkiliyor. Sadece 30 gün boyunca ilave şekeri kesmek zihinsel berraklıktan karaciğer sağlığına, cilt gençliğinden bağışıklık sistemine kadar vücutta adeta sessiz bir devrim başlatıyor.

Sağlık Bakanlığı: 3,7 milyon kişi ‘normal’ kilo aralığının üzerinde

Sağlık Bakanlığı, ‘İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa’ kampanyasının 7’nci haftası sonunda 6,5 milyon kişinin boy ve kilo ölçümlerinin gerçekleştirildiğini, 3 milyon 792 bin 730 kişinin vücut kitle indeksi ‘normal’ kilo aralığının üzerinde çıktığını açıkladı.

Hem şekerli hem faydalı: Dondurmanın şaşırtıcı etkisi

Yaz aylarının vazgeçilmezi olan dondurma, serinletici tadıyla küçük büyük herkesin favori lezzetleri arasında yer alıyor. Ancak bu tatlı kaçamağın sağlık üzerindeki etkileri, yıllardır tartışma konusu. “Şekerli olduğu için zararlı” düşüncesi olsa da uzmanlar tersini söylüyor.

Ergenlerde madde bağımlılığında aile desteği kritik önem taşıyor

Ergenlik dönemi, kişilerin kimliğini şekillendirdiği, duygusal ve sosyal gelişimin yoğun yaşandığı hassas bir süreç. Bu dönemde yaşanan değişimlerin bazen bağımlılık risklerini de beraberinde getirdiğine dikkat çeken Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, ailelere erken uyarı işaretlerini dikkate almaları ve çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları yönünde çağrıda bulundu.

Kolesterol gerçeği: Kalp krizi riski herkese eşit değil

Kolesterolü yüksek olan herkes aynı riski taşımıyor. Kolesterol testleri çoğu zaman eksik bilgi veriyor. Gerçek riski belirlemek için trigliserit, HDL ve bel çevresine de bakmak gerekiyor. Kan tahliliniz “normal” çıksa bile kalp krizi riski taşıyor olabilirsiniz. Çünkü total kolesterol değeri, partikül boyutu, insülin direnci ve bel çevresiyle beraber değerlendirilmelidir.